27 Şubat 2010 Cumartesi

Aborjinler

Aborjinler Avustralya Kıtası’nın yerlileridir. Aborjinin Latince anlamı Gerçek İnsanlar’dır. Adı gibi ‘’Gerçek’’ olan bu kabileden sadece 3.000 kişi kaldığı sanılmaktadır. Şu an da ana karanın en iç bölgelerinde bulunan ve Avustralya Devleti tarafından belirlenmiş bölge olan Outback’te göçebe olarak sürekli çölü baştan aşağı gidip gelirler.

Aborjin Kabilesi sürekli ‘’ Diğer Dünya ‘’ ile irtibaat halindedir. Çölde iletişimi telepati ile sağlarlar. Telepati kurmak için insanların hiç yalan söylememesi ve zihinlerinin açık olması gerekmektedir. Birbirlerinin zihinlerini okuyabilirler.

TELEPATİ: İnsanların herhangi bir fiziksel olay olmadan iletişim kurmasıdır.(Ne kadar uzak olursa olsun)
mitolojileri Avustralya yerlilerinin toprağa saygı, ve Düşzamanı inancı üzerine kurulu şifahi gelenekleri ve manevi erdemleri bulunmaktadır. Rüyalar, düşler hem yaradılışın antik zamanın hem de günümüz gerçeğini ifade etmektedir.
Aynı zamanda Aborjinlerin yaptığı çeşitli boyamalarda dikkati çekmiştir. Onlar doğada bulunan çeşitli renklerden yararlanarak yaptıkları boyaları ince borular yardımıyla veya ağızlarından püskürterek kayalara çeşitli desenler yapmışlardır.

Aborjinler aynı zamanda çeşitli aletler geliştirmişlerdir. Örneğin; bilinen bir alet olan bumerangı Aborjin kabileleri icaat etmiştir. Bu çok ince düşünülen aletin var oluş sebebi çok cahil sandığımız Aborjinlerin keskin zekasıdır. Bu alet avlanmak için kullanılmıştır.
Aborjinler binlerce yıllık tecrübeleriyle hayatlarını çölde sürdürmeyi öğrenmişlerdir.
Ayrıca tıpları da oldukça gelişmiştir. Aborjinler değişik şarkılar söyleyerek ve ince sesler çıkararak damarlarda dolaşan kanın akışını değiştirerek ve vücutta bulunan hücrelere seslenerek organizmada veya deride bulunan kesik ve yaraları iyileştirme özelliğine sahiplerdir. Bunun yanında bitkilerden birçok ilaç ve yiyecek üretmişlerdir. Tamamen vejeteryandırlar. Sadece kutlamalara özel olarak et veya çay hazırlarlar. Bazen insan olduklarını isbaat etmek için balık yumurtası veya kuş eti yerler. Bu insanlar hiç aç kalmazlar. Çeşitli fasulyelerden, topraklardan tohumlardan yerler. Hiçbir zaman birkinin tümünü sökmezler üreyip çoğalması için kökünü bırakırlar.
Aborjinler soyları boyunca çölde yaşamak için denenecek ve yapılacak her şeyi yapmışlardır. Böylece en doğruya varmış ve temiz bir yaşam sürdürmeye başlamışlardır. Ama geçmişteki birçok hataya ve yanlışa rağmen tecrübeleri doruktadır. Aborjin kadınlar bebeklerini yemişler ve genç oğlan çocukları erkek olduğunu kanıtlamak için aç ve susuz bırakılarak birçok zorluklar geçirmiştir. Ama şimdi bu insanlar bizim teknolojiyle yapamayacağımız şeyleri zihin ve akıllarıyla çözmektedirler. İnançları tamdır ve bundan hiç şaşmazlar.

Aborjinler bedenin sadece dünya ile bir bağlantı olduğuna inanırlar. Onlar için gerçek olan ruh ve maneviyattır. Ayrıca dünyada her şeyin bir var oluş nedeni olduğuna inanırlar. Toprağa, hayvanlara ve bitkilere son derece saygılıdırlar. Çölde bulunan kayaların içindeki su birikintilerini içerken bile hayvanlara da bir pay bırakırlar ve onu içen canlının sudaki kokularından rahatsız olmamaları için titiz davranırlar.

Bu insanların bünyeleri alıştığından dolayı su içmeye çok fazla ihtiyaç duymazlar. Aynı zamanda buldukları su birikintileri fazla olmadığı için banyo da yapamazlar. Ancak temizlenmelerini sinekler sağlar. Sabah güneşi ile gelen sinekler vücutlarını kaplar ve tüm vücudun üzerinde bulunan mikrop ve benzeri şeyleri yerler ve bu iş bitince herkes yoluna devam eder.

Aborjinler çok değişik yaşam biçimleridir bunun yanında onlara özgü olduğu sanılan bir çift yeteneklere sahiptirler bunlardan bir tanesi iz belirlemedir. Bu insanlar herhangi bir ayak izine bakarak o ayak izini yapan kişinin yaşını, sağlık durumunu ve ne zaman geçtiğini belirlerler. Aynı zamanda geçen bir arabanın markasını, hangi hızla geçtiğini ve ağırlığını söyleyebilirler. Bunun yanı sıra gövdesi toprakta olan bitkilerin toprak üzerinde bulunan yapraklarına dokunarak bu bitkinin ham mı yoksa olgun mu olduğunu anlarlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder